Haram nedir

 HARAM’IN ANLAM VE MAHİYETİ NEDİR? 

*** "Ey insanlar! Yeryüzünde bulunanların helâl ve temiz olanlarından yiyin, şeytanın peşine düşmeyin; zira şeytan sizin açık bir düşmanınızdır. O size ancak kötülüğü, çirkini ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi emreder." (Bakara : 168-169) 

Haram, sözlükte, yasaklama, mahrum etme anlamlarına gelir. Haram, dince yapılması yasak olan şeydir. Herhangi bir şeyi yemek, bir fiili yapmak, bir davranışta bulunmak, bir sözü konuşmak dince yasaklanmış olabilir. Yükümlünün böyle şeylerden mahrum edilmesi, yani bunların ona yasak edilmesi ‘haram’ kelimesiyle ifade edilmektir.

Dinimiz, inanan insanlara birtakım şeyleri yapmayı emreder, bazı şeyleri yapmayı da yasaklar. Bunlara emirler ve nehiyler (yasaklar) denir. Yapılmaması istenen şeyler haram veya mekruhtur. Yapılması istenen şeyler de farz veya vâciptir, ya da sünnettir. Kavram olarak haram; şeriat koyucu olan ALLAH’ın) bir şeyin yapılmamasını kesin ve bağlayıcı bir tarzda istemesidir. İnsan dünyaya denenmek için gönderilmiştir. Kişi kendi isteği ile iyi veya kötü olabilir; İtaat edebilir veya isyan edebilir; İnanıp şükreden bir kul olabilir, kâfir olup nankörlükte bulunabilir. Rabbimiz insana iyiyi de kötüyü de Peygamberi ve Kitabı aracılığıyla bildirmiştir. Kur’an, doğruyu ve yanlışı göstermiştir. İman eden kimse, Kur’an’ın emir ve yasaklarını yerine getirmekten sorumludur. İman etmenin mantığı ve gereği, inanılan dinin emirlerini yapmak, yasaklarından kaçmaktır.

Rabbimiz kullarına bazı şeyleri yapmalarını, bazı şeyleri yapmamalarını söylüyor. Bu bir taraftan Allah’a bağlılığı, O’nu sevmeyi, O’na itaatı gösterdiği gibi; diğer taraftan da yararlı şeyleri kazanmayı, zararlı şeylerden kurtulmayı da beraberinde getirir. Allah, insana faydalıyı, güzel şeyleri emretmiş, zararlı olan şeyleri de yasaklamıştır. İslâm’ın bütün emirlerinde insan için fayda vardır, bütün yasaklarında da zararlar vardır.

Kişi emirlere uyduğu, yasaklardan kaçındığı müddetçe imanın gereklerini yerine getirmiş, Allah’a hakkıyla itaat etmiş, Allah’ın Rabliğini doğrulamış, kendini kötülüklerden arındırmış ve şeytanın yoluna gitmediğini göstermiş olur. Haramlar, insanları çirkinliklerden ve onları aşağılık şeylerden korumak için konulmuştur. Haramlara uyma şuuru kişiyi koruyan, kişinin nefsini temizleyen, kişiyi olgunlaştıran en güzel yoldur.

İslâm’a göre bir şeyin ‘helâl’ veya ‘haram’ olmasının hükmü insan aklına veya insanlar tarafından meydana getirilmiş otoritelere bağlı değildir. Hiç kimse kendi kafasından ‘şu helâldır, bu haramdır’ deme hakkına sahip olamaz. Hiç bir beşerî otorite sahibi de kendi anlayışına göre helâl ve haramlar tesbit edip insanlara dayatamaz. 

Haram kesin bir yasaktır. ‘Helâl’ ise sonuna kadar bir serbestliği ve sakıncasızlığı anlatır.


Yorumlar

Popüler Yayınlar